Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Temmuz, 2017 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Tabure

      Tabure duyulmaz bir çığlıktır bu herkes sağırdır. bir daha konuşmazsın ve anlatamadığında susarsın. bir yağmura tutulmuş gibiyim dinmek bilmeyen bir yağmur, sürüklüyor bir yerlere evleri evler ile birlikte beni akıntıya karşı ne kadar yüzebilir ki insan, ve kim görebilir aydınlığı karanlığa batmadan. içimde yaşadığım sarsıntıları ben size anlatamam. hayat denen ağırlığı inanın kaldıramam. bu çiçekli bahçelerde yürümeyi kim öğretti bize? her an bir rüzgar var görmüyor musunuz? bizi yıkmaya çalışan, çabalıyoruz,yıkılmayacağız diyoruz kendimizi yerde buluyoruz. anlattım ve döktüm kelimeleri kelimelerle ağladım sana kelimelerle yandım. en çok da sana yandım yıkılıyoruz sandın çektim çıkardım ceketimi çıkarıp o duvara astım. senin bedeninde bir darağacı yaptım,çıktım tabureye kendimi astım. dünya sarsıldı ve kelimeler ağladı, anlatamadın kimseye ama sen de yandın. çekildin o sandığın bir köşesine oturup ağladın. he...

Boşluk

        Boşluk herkes birbirine yokuştur, züleyha. sana yokuş olana sen düzlük oldun. kendi yolunda ona yollar açtın. ama sen ama sen dağ gibi bir yokuşu tek başına çıktın. kandırıldın züleyha ama yılmadın. çıktın en sevdiğin pencereye -seni seviyorum, diye bağırdın! sonra usulca çiçekleri suladın pencereyi kapattın. -ama seni yokuştan aşağıya nasıl attığını unutmadın- dikenlerle dolu bir gül bahçesine geldin,züleyha. bir hevesle. gözlerinin içine bakarak her şey güzel olacak, dediydi inandıydın, sen de. kandırıldın, züleyha ama yılmadın. çıktın en sevdiğin pencereye, -seni seviyorum lan! diye bağırdın. sonra usulca çiçekleri suladın pencereyi kapattın bu sefer ağladın. -ama seni o dikenlere nasıl ittiğini unutmadın- her şeyi tek tek unutup züleyha, her şeyi tek tek unutup girdin koluna ve çıktın bir yolculuğa. uçurumun kenarına gittiniz denizi ve birbirinizi seyrettiniz. ne de güzel bakıyordun,züleyha ne kadar sevgi d...